Ekonomik eşitsizlik, bir ülke veya toplumda gelir, servet veya fırsatların dağılımında görülen dengesizlikleri ifade eder. Bu durum, bazı bireylerin ve grupların diğerlerinden daha fazla kaynak ve imkana sahip olması anlamına gelir. Ekonomik eşitsizlik genellikle ekonomik büyüme, gelir dağılımı, sosyal sınıf, eğitim, cinsiyet, etnik köken ve diğer faktörler tarafından etkilenir.
Bir ekonomideki eşitsizlik, birçok olumsuz etkiye sahip olabilir. Öncelikle, sosyal ve ekonomik adaleti engelleyerek toplumsal huzursuzluğa ve hoşnutsuzluğa yol açabilir. Bu durum, ekonomik koşullardan ötürü dezavantajlı konumda olan bireylerin daha az fırsata sahip olmasına ve sosyal hareketliliklerini sınırlamasına neden olur.
Ekonomik eşitsizlik ayrıca ekonomik büyümeyi yavaşlatabilir. Zenginlik, tüketim talebini ve yatırımı artırma potansiyeline sahiptir, ancak düşük ve orta gelirli bireylerin elinde daha sınırlı kaynaklar bulunur ve bu da talebi kısabilir. Aynı zamanda eşitsizlik, insan kaynaklarının tam potansiyelini kullanmasını da engelleyebilir. Eğitim, sağlık hizmetleri ve diğer kaynaklara erişimde adaletsizlikler, uygulamaların ve inovasyonların ülkenin gelişimini sınırlayabilir.
Ekonomik eşitsizlik hemen her ülkede mevcuttur, ancak derecesi ve etkileri ülkelere ve bölgelere göre farklılık gösterir. Bazı ülkelerde, gelir ve servet dağılımı daha eşitken, diğerlerinde daha dengesiz olabilir. Bu eşitsizlikleri azaltmak için hükümetler, gelir vergisi sistemi, sosyal yardım programları, eğitim ve işgücü politikaları gibi çeşitli önlemler alabilir. Ancak bu konu, genellikle karmaşık ve çözümü zor olan bir sorundur.
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page